Haberler Yerel Haberler Eğirdir Gölü’nde Kriz Derinleşiyor: Kuraklık ve İnsan Etkisi Gölü İkiye Ayırdı!

Eğirdir Gölü’nde Kriz Derinleşiyor: Kuraklık ve İnsan Etkisi Gölü İkiye Ayırdı!

Eğirdir Gölü, kuraklık ve yoğun tarımsal sulama nedeniyle geçtiğimiz günlerde ikiye ayrıldı. Uzmanlar, göldeki su kaybının hızlandığını ve eski haline dönmesinin neredeyse imkansız olduğunu vurguluyor.

Eğirdir Gölü, Türkiye’nin dördüncü büyük gölü ve önemli bir içme suyu rezervi olarak büyük bir çevresel tehdit altında. Kuraklık, azalan yağışlar ve yoğun tarımsal sulama nedeniyle göl geçtiğimiz günlerde ikiye ayrıldı. Bu olay, gölün giderek küçülmesi ve su seviyesinin düşmesi ile ilgili endişeleri artırmış durumda.

Eğirdir Gölü'nün Durumu ve Gelişen Kriz

Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi Eğirdir Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fahrettin Küçük, gölde yaşanan bu dramatik değişim hakkında açıklamalarda bulundu. Küçük, "Şu anda bile 10 yıl boyunca aralıksız yağmur ve kar yağsa, biz gölden çektiğimiz yer altı sularını eski seviyesine getiremeyiz," diyerek mevcut su kaybının ne kadar büyük olduğunu vurguladı. Eğirdir Gölü'nün derinliğinin son bir yılda yaklaşık 1 metre azaldığını ve bu tür azalmaların kuruma sürecini hızlandırdığını belirtti.

İklim Değişikliği ve İnsan Etkisi

Küçük, göllerin yok olmasının doğal bir süreç olduğunu ancak son 20-30 yılda yapılan yoğun tarımsal faaliyetlerin ve bilinçsiz sulamanın bu süreci hızlandırdığını ifade etti. Eğirdir Gölü’nün kuruma sürecini hızlandıran faktörlerden biri de insan etkisi. Küçük, iklim değişikliği kadar insan müdahalesinin de büyük bir rol oynadığını belirtti.

Çözüm İçin Öneriler

Küçük, gölü korumanın ancak ciddi önlemlerle mümkün olabileceğini söyledi. Yer altı sularının tarımsal kullanımının tamamen durdurulması gerektiğini vurgulayan Küçük, bu önlemlerin uygulanmaması durumunda gölün eski haline dönmesinin mümkün olmayacağını belirtti. Ayrıca, yerel halkın durumu yeterince kavrayamadığını ve belediyeler ile kamu kurumlarının su kullanımı konusunda daha fazla eğitim alması gerektiğini ifade etti.

Çiftçilerin Endişeleri

Gölün ikiye bölündüğü bölgeye gelen Eğirdirli çiftçi Mehmet Erdem ise, bu durumun kendileri için büyük bir tehdit olduğunu söyledi. Erdem, gölün derinliğinin 18 metreden 4 metreye düştüğünü ve bu durumun tarımsal sulamayı zorlaştırdığını belirtti. Çiftçiler, su seviyesinin daha da düşmesi durumunda mahsullerinin zarar göreceğinden endişeli.

Balıkçılar ise su seviyesinin düşmesi nedeniyle işlerinin giderek zorlaştığını belirtiyor. Göldeki su seviyesi düştükçe, hem tarım hem de balıkçılık sektörü olumsuz etkileniyor. Eğirdir Gölü, sadece içme suyu rezervi olarak değil, aynı zamanda tarım ve balıkçılık açısından da hayati öneme sahip.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *