Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Londra’da düzenlenen İslami Finans Zirvesi’nde yaptığı sunumda, Türkiye ekonomisindeki son durumu değerlendirdi. Şimşek, geçen yıl yüzde 72 olan enflasyonun bugün yüzde 35’e gerilediğini belirterek, “Hedefimiz, 2027 yılında enflasyonu tek haneli seviyelere düşürmek. Bu yolda oldukça iyi ilerliyoruz” dedi.
“Cari Açık Altın Hariç Fazla Verdi”
Şimşek, konuşmasında cari açığın daralmaya devam ettiğini belirtti:
“Altın hariç bakıldığında, Türkiye cari fazla verdi. Bu, yıllardır süren dış dengesizliğin ardından gelen önemli bir dönüm noktası.”
Depremin kamu maliyesi üzerindeki etkisine de değinen Şimşek, buna rağmen mali disiplinin korunacağını ve yüzde 3,1’lik bütçe açığı hedefine yakın bir gerçekleşme beklediklerini söyledi.
"Tüm bunlar göz önüne alındığında, küresel büyüme yavaşlıyor. Dünya ekonomisinin bu yıl yüzde 2,2 ile yüzde 2,5 arasında büyümesi bekleniyor ki bu oranlar, 10-15 yıl öncesine göre oldukça düşük. Bu koşullarda, şu soruyu sormak gerekiyor. Refah oluşturmak için başka bir seçenek, başka bir model mümkün mü? İşte İslami finans tam bu noktada devreye giriyor." "Programımız kapsamında, enflasyonun 2027'de tek hanelere inmesini hedefliyoruz. Oldukça iyi ilerleme sağlıyoruz. Geçen yıl enflasyon, yüzde 72 seviyesindeydi. Şu anda yüzde 35'te." dedi. "Cari açık oldukça dengesizdi ancak geçen yıla baktığımızda, altın hariç, cari fazla verdik. Bu, yıllardır süren dış dengesizliğin ardından geldi. Deprem, Türkiye'nin mali pozisyonunda büyük bir darbe oluşturdu, ancak tarihsel olarak çok temkinli bir mali duruşumuz var ve bu da daha düşük borçluluk oranlarında kendini gösteriyor. Geçen yıl bu oran, yaklaşık yüzde 25'ti. Dolayısıyla, mali konsolidasyon çabalarımız, Merkez Bankası'nın dezenflasyon hedeflerini destekleme arzumuzdan kaynaklanıyor.
Bu yıl yüzde 3,1'lik bir bütçe açığı hedefini belki tutturamayabiliriz çünkü gelir performansı beklediğimiz kadar güçlü değil. Ama bu çok büyük bir mesele değil. Kırılganlıkları azalttık ve ekonomimizin dayanıklılığını artırdık. Son birkaç ayda gerçekten zorlu süreçlerden geçtik ve uyguladığımız programın Türkiye'yi şoklara karşı dirençli hale getirdiği kanıtlandı." "Rezervlerimiz güçlendi. Türkiye’nin net döviz rezervleri haziran sonu itibarıyla Mayıs 2023’e göre yaklaşık 89 milyar dolar arttı, şu anda daha da yüksek. Uluslararası tanımlara göre rezerv yeterliliğine ulaşmış durumdayız. Risk primi düşüşte, ama hala yüksek seviyede."
