CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin “Yuvamız İstanbul Çocuk Etkinlik Merkezi Toplu Açılış Töreni”ne katıldı. Açılışta 16 yeni kreşin hizmete girdiğini duyuran Özel, İstanbul’daki toplam kreş sayısının 127'ye yükseldiğini vurguladı. Özel, "Bizden önce İstanbul’da bir tane dahi kreş yoktu. Yoksul ailelerin çocuklarına okul öncesi eğitim verecek bir tek kreş bile yoktu," ifadelerini kullandı.
Kreş ve Yurtlar Siyasi Tercihlerdir
Kreşlerin sadece ekonomik değil, aynı zamanda siyasi bir tercih olduğunu belirten Özel, “AK Parti’li bir belediye başkanı bu alanları projelendirmez çünkü onların zihninde kadının rolü evde çocuk bakmak, yaşlı ve engellilere bakmaktır. Biz ise kadını sosyal hayata ve istihdama katmak zorundayız,” dedi. Özel, CHP'li belediyelerin, sosyal devlet anlayışıyla hareket ederek yoksul ailelerin çocuklarına fırsat sunmaya devam ettiğini vurguladı.
“Geldiği gün sıfır olan kreş sayısı, bugün 127’ye çıkıyor. Bugün 16 kreş açıyoruz. Tuzla’da üç kreş birden açılıyor, toplamda bu ilçede kreş sayısı yediye yükseliyor. Böylece 16 bin 649 çocuğun elinden tutup eşsiz bir imkana kavuşturuyoruz. 16 bin 649 kadını daha hayatın içine katıyoruz.”
İmamoğlu’nun Hedefi 1000 Kreş
Özel, CHP'li belediyelerin Türkiye genelinde 762 kreş açtığını belirterek, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun 1000 kreş hedefinin %76'sının şimdiden gerçekleştirildiğini açıkladı. İstanbul’daki kreş sayısının artışı, partinin sosyal politikalarının bir yansıması olarak öne çıkarken, Özel, bu projelere karşı çıkanlara da sert eleştirilerde bulundu.
"Sarayda oturanın Morali Bozuk"
Özel, CHP’nin sosyal yardımlarına ve projelerine yönelik AK Parti’nin eleştirilerine karşılık vererek, “Saray’da oturanın morali bundan bozuk. Silivri’de bir zindanda olanın morali yüksek,” diyerek mevcut hükümetin rahatsızlıklarını ve CHP'nin yükselen başarısını dile getirdi.
"16 bin 649 yoksul aileye daha dokunuyoruz, 16 bin 649 kadını daha hayatın içine katıyoruz. İşte bizim anlayışımız, bizim bakış açımız bu. Türkiye’de rakam 762’ye geliyor, Cumhuriyet Halk Partili belediyelerin kreşi olarak. Ekrem Başkan’ın hedefiyle, partimizin hedefini, kendisinin Türkiye Belediyeler Birliği Başkanlığı görevini yaparken ortaya koyduğu rakamla ifade ediyoruz. ‘Türkiye’de bin kreş’ demişti Ekrem Başkan, 762’sini gerçekleştirdi belediye başkanlarımız. İlerlemeye devam ediyoruz.
İşte bu yüzden Ankara’da bir sarayda oturanın moralleri bozuk. Silivri’de bir zindanda olanın morali yüksek. Ankara’daki tasa ve kahır içinde, Silivri’deki gurur ve coşku içinde. İşte bu yüzden biri gidiyor, biri geliyor. Biri son Cumhurbaşkanı, diğeri gelecek Cumhurbaşkanı."
Yurtlar ve Cemaatler Üzerine Eleştiriler
Özel, öğrenci yurtlarının da siyasi bir tercih olduğunu belirterek, AK Parti'nin neden bu alanda yatırım yapmadığını eleştirdi. Yurt yapmamanın, hükümetin, cemaat ve tarikatlarla ilişkilerini güçlendirme amacına yönelik bir strateji olduğunu iddia etti. “Yoksul ailelerin çocuklarını cemaatlere mahkum etmek, onları minnet duygusu içinde büyütmek, bizim karşı olduğumuz bir şeydir. Biz yurtları belediyenin imkanlarıyla yapıyoruz,” dedi.
"Bu da bir siyasi tercih. Diyor ki ‘Biz niye kreş yapalım? Parası olanınki gider, olmayanın çocuğu mağdur kalır, mahrum kalır. O sırada bizim cemaatler devreye girer, tarikatlar devreye girer, çocuğu yurda alır. Çocuk bu cemaate, bu tarikata gönül borçlu kalır. Ailesi bu tarikata, bu cemaate gönül borçlu kalır. Seçimden üç gün önce ararız, münasip lisanla yoklarız. Oy veriyorsa neyse. Tereddütü varsa, münasip lisanla anlatırız. Bir şekilde bizim siyasetimize destek vermesini sağlar, bizim gibi de kendimizin kinini onlara aktaracağımız imkanı buluruz.’ Diyordu ya ‘Kininin sahibi bir nesil.’ Biz kininin sahibi bir nesil yetiştirmesinler diye, hiçbir yoksulun çocuğunu cemaat, tarikat yurtlarında zehirlemesinler diye, hiçbir yoksulun çocuğu onlara hak etmedikleri bir minnet, bir borç duymasın diye, yarın öbür gün bu evlat bu devlete sadakat dışında bir cemaate sadakat duymasın, yarın öbür gün de 15 Temmuz gibi karşımıza çıkmasın diye bu yurtları da belediyenin parasıyla biz yapıyoruz.”
AK Parti’nin Kamu Kaynaklarını Eleştirdi
Özel, AK Parti’nin kamu kaynaklarını rant olarak kullandığını ve bunun halkı değil, yandaşları zenginleştirdiğini ifade etti. CHP’nin iktidara gelmesiyle, bu tür yanlışları düzeltmeyi vaat ettiklerini belirtti.
İmamoğlu'na Yönelik Davaların Siyasi Olduğunu Söyledi
Özel, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'na yönelik açılan davaları ve hakkında yapılan soruşturmaları siyasi kumpas olarak nitelendirdi. Özel, İmamoğlu’nun babasının köyüne kadar yapılan aramaları ve şehirdeki her türlü soruşturmayı eleştirdi. “Bizde ayakkabı kutusu yok, elbise torbası yok. Bizde kreş var, öğrenci yurdu var, yoksul aileye sahip çıkmak var,” dedi.
"Dolar çıkan görüntüleri stok video diye Anadolu Ajansı’ndan servis ettiler. Belediye başkanımızın kasasında mühür buldular, Euro çıkan sahte görüntüleri Anadolu Ajansı’ndan stok videodan servis ettiler. 31 Mart’ta kazandığımız zaferden sonra hazmedemeyip, bu hizmetleri görüp, anketlerde Ekrem İmamoğlu’nu yüzde 60’larda görüp, CHP belediyeciliğini yüzde 60’larda görüp, ‘İstanbul’u kazandı, Türkiye’yi kazanacak’ sözüyle, kendi kulağında yankılanan sözüyle uykuları kaçanlar, bugünkü kumpas davasının talimatını verenlerdir. O günden bugüne tek bir kanıt bulunamadı. Bizde bulsa bulsa bir iş adamı gelip ‘Bir katkım olabilir mi?’ derse, ‘Tuzla’ya git bir kreş yap’ dersin. Bizde olabilecek şey budur iş adamıyla. Bizde ‘Babacığım, babacığım paraları sıfırladım’ olmaz. Ayakkabı kutusu yok bizde, elbise torbası yok bizde. Kreş var, kreş. Öğrenci yurdu var bizde. Yoksul aileye sahip çıkmak var. Süt desteği var. Protein desteği var"
Özgür Çelik'e Destek Verdi
Özel, yerine kayyum atanan CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik’e de açık destek verdi. “Biz seçilmişlere saygı duyarız. Seçilmişler görevini yapar, biz de yanlarındayız. Hapis de yatacaksa, Özgür Çelik’le birlikte yatarız,” dedi. Özel, CHP’nin demokratik yapısına saygı gösterilmesi gerektiğini ve sandığın her zaman halkın iradesini yansıttığını belirtti.
"Sözümü bitirirken, iki şeyi vurgulayayım. Cumhuriyet Halk Partisi’nin Genel Başkanı olarak buradayım, sizlerin huzurundayım. Çok sayıda Genel Başkan Yardımcımız, milletvekilimiz, Parti Meclisi üyelerimiz var. Darbe döneminde bile olmayan bir saldırı altındaki Cumhuriyet Halk Partisi’ni, Atatürk’ün iki büyük eserinden biri olan Cumhuriyet Halk Partisi’ni savundular, savunmaya devam ediyorlar. Hepsi adına sizi selamlıyorum. Bir bahçıvanın torunu, bir devlet memurunun torunu, iki emekli öğretmenin çocuğu olarak, Atatürk’ün kurduğu ülkede, onun yarattığı imkanlarla, devlete parasız yatılı burslarıyla, 10 yaşından beri okumuş bir evlat olarak, Allah nasip etti. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün koltuğunda oturuyorum, Cumhuriyet Halk Partisi’nin Genel Başkanı olarak. O, Türkiye’ye tek adam rejiminden, Cumhuriyet rejimini getirdi. ‘Tek adam ne derse o olur, kimi derse o seçer, kimi atarsa o görev yapar’dan; ‘Sandık var. Tek adam bilmez, hepimiz biliriz. Seçimlere tabiyiz. Millet kimi isterse onu seçer, yönettirir; istemezse geri alır, başkasına yetkiyi verir’i Cumhuriyet Halk Partisi getirdi. Ben Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı olarak Atatürk’ün getirdiği bu rejimde onun koltuğunda oturuyorum. Benim İstanbul’daki vekilim, İstanbulluların, İstanbul’daki CHP’lilerin seçtiği seçilmiş İl Başkanı Özgür Çelik’tir. O yüzden hizmet de açsak, hapis de yatsak Özgür Çelik’le yatarız. Seçilmişlere saygı duyarız, seçenden ötürü. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ten emanettir sandık. Bugün İstanbul ilde sandığı kaptırırsan, yarın İstanbul Büyükşehir’de, Türkiye genelinde, Meclis’te, başkanlıkta sandığı kaptırırsın. Biz bu sandığı tek adamlardan söke söke aldık. Bir tek adama vermeyeceğiz. Onun için direniyoruz"
KAYNAK: HALK TV