21 yaşındaki üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş, 27 Eylül 2024’te Van’da kaybolduktan 19 gün sonra Van Gölü’nde cansız bedenine ulaşıldı. Adli Tıp Kurumu, ölüm nedenini "suda boğulma" olarak belirlerken, genç kadının göle nasıl ve neden girdiği hâlâ belirsizliğini koruyor. Başlangıçta intihar olarak değerlendirilen ölüm, Rojin’in babasının cinayet şüphesini gündeme getirmesiyle yeniden sorgulanmaya başlandı.
Çift DNA İzleri: Cinsel İstismar mı?
Soruşturma derinleştikçe, İstanbul Adli Tıp Kurumu tarafından hazırlanan raporda, Rojin’in göğüs ve vajina iç bölgesinde iki farklı erkeğe ait DNA örnekleri bulunduğu tespit edildi. Bu bulgu, cinsel istismar ihtimalini gündeme getirdi. Van Barosu Kadın Hakları Merkezi avukatı Zeynep Demir, “İlk DNA örneği göğüs bölgesinde, ikinci DNA örneği ise vajinanın iç kısmında bulundu” açıklamasını yaparak, olayı farklı bir boyuta taşıdı.

Not Defteri ve Şifreler: Soruşturma KKTC'ye Uzandı
Savcılık, Rojin’in not defterinde bulduğu isimler ve şifrelerle, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) öğrenci olan bir erkekle "flört düzeyinde" yazışmalarına ulaştı. İfadesi alınan kişi, Rojin’le arkadaş olduklarını, fakat “sevgili” olmadıklarını söyledi. DNA örneği alınan bu kişinin, Rojin’in ölümüne dair herhangi bir bilgisi olmadığı belirtildi. Bu gelişme, soruşturmanın daha da derinleşmesine yol açtı.
Rojin’in Telefonu: Çözüm İçin Portekiz’e Gönderildi
Rojin’in kaybolduğunda telefonu göl kıyısında bulundu, ancak şifresi hâlâ kırılamadı. Savcılık, telefondaki kayıtların, mesajların ya da videoların olayın çözülmesine yardımcı olabileceğini belirterek cihazı şifresinin kırılması amacıyla Portekiz’e gönderdi.
Rojin’in e-posta hesabında, ölümünden önce yaptığı bazı Google aramaları dikkat çekti. 27 Eylül’de "Ölen birinin bankadaki parası nasıl alınır?", "Cennet nasıl bir yerdir?", "Otopsi nedir?", "Cesetler nerede yıkanır?" gibi sorgular, genç kadının psikolojik durumuyla ilgili soru işaretleri oluşturdu. Ayrıca, kaybolduğu gün oda arkadaşıyla yaptığı mesajlaşmada “Sahile gel, taş ve denizkabuğu toplarız” demesi, sonrasında ise Rojin’in kaybolması, olayın karmaşıklığını artırdı.
79 Sürüntü Örneği ve Çelişkili Otopsi Raporları
Rojin’in otopsisinde toplam 79 sürüntü örneği alındı. Ancak ilk raporlarda bu örneklerden ikisinin erkek DNA’sına ait olduğu belirtilmişti. Bu DNA’ların kimlere ait olduğu hâlâ belirlenemedi. Rojin’in cenazesiyle ilgili daha önce hazırlanan raporların eksik ve hatalı olduğu iddialarıyla Van Barosu suç duyurusunda bulundu.

STK’lar Soruyor: “İhmaller Kimden Kaynaklanıyor?”
Van’daki 10 sivil toplum kuruluşu, soruşturmanın seyrine ilişkin önemli sorular sordu. "Rojin’in otopsisinde yetkisiz kişiler vardı mı?", "Rektör otopsi odasına girdi mi?", "Rojin’in bedenindeki iki farklı erkeğe ait DNA kimlere ait?" gibi sorular gündeme geldi. Ayrıca, üniversitenin ihmali olanlara karşı herhangi bir işlem yapıp yapmadığı da tartışma konusu oldu.
Rojin Kabaiş’in ölümüne dair soruşturma, şüpheli e-posta yazışmaları, DNA örnekleri ve telefon şifrelerinin kırılmaması gibi zorluklarla devam ediyor. Ancak olayın detayları gün geçtikçe daha da karmaşıklaşıyor. Soruşturma, hem Rojin’in kaybolduğu andan önceki günlerdeki aramaları hem de şüpheli kişilerin ifadeleriyle aydınlatılmaya çalışılıyor.