Antalya’nın Manavgat ilçesinde 6 Temmuz’da hayvanat bahçesinden kaçan Zeus adlı aslanın saldırısına uğrayan Süleyman Kır, olayın üzerinden günler geçtikten sonra yaşadığı korku ve travmayı paylaştı. Kır, aslanın ölümüne sebep olan sürecin ardından iyileşme sürecinde olduğunu belirterek, "Hayvanı öldürmek yerine uyuşturulması daha doğru olurdu" dedi.
Süleyman Kır'ın Yaşadığı Zorlu Süreç
Süleyman Kır, aslanın saldırısının ardından vücudundaki yaraların büyük oranda iyileştiğini ancak ayağındaki derin diş izinin hala iyileşmediğini belirtti. "Ayağımda büyük bir yara var. Ayakta kalmakta zorlanıyorum, ama tedavi sürecim devam ediyor," diyen Kır, hala olayın şokunu atlatamadığını ifade etti.
Kır, bu süreçte psikolojik olarak da zor günler geçirdiğini, eşinin hala tedavi gördüğünü söyledi. Kır, yaşadığı korkuları, "Rüyalarımda aslanla boğuşuyorum. Geceleri bazen başka hayvanlarla da mücadele ediyorum. Bu olay aklımı hiç terk etmiyor" şeklinde aktardı.
“Tarlaya Kimse Gitmek İstemiyor”
Zeus'un saldırısının ardından, Kır’ın tarlasına işçi bulmakta büyük zorluklar yaşadığı belirtildi. Aslanın hayvanat bahçesinden kaçıp çiftçiye saldırması nedeniyle çevredeki insanlar tarlalarına gitmekten korkuyor. Kır, "İşçiler tarlaya gitmekten korkuyor, çocuklarım bile tarlaya gitmekten çekiniyorlar. Her an bir şey olacak diye korkuyoruz" dedi. Çiftçi, "Ama mal canın yongası" diyerek, çocuklarının tarlasını sulamak zorunda kaldığını söyledi.
“Aslanın Ölümüne Tepki”
Kır, aslanın öldürülmesi kararına da sert tepki gösterdi. "Aslanı öldürmeselerdi, uyuşturulsalardı daha iyi olurdu. Bu olayda suçsuz olan tek kişi ben ve aslanım. Diğer sorumlular cezalarını çeksin. O alanda yapılan denetimlerin, ruhsatın ve kiralamanın sorumluları da araştırılsın" şeklinde konuştu.
Süleyman Kır, yaşadıkları sürecin son derece zorlu olduğunu belirterek, herkese bu tür acıları yaşatmamak gerektiğini söyledi. "Bunun bir insana veya hayvana yaşatılmasını istemem. Bir daha böyle bir şey yaşanmamalı. Bu olay sadece bir kişinin acısı değil, herkesin sorunudur" dedi.
