ITER Füzyon Reaktörü Nedir? İşte Katılımcı 7 Devlet

ITER, füzyon enerjisinde devrim yaratacak elektromıknatıs sistemini tamamladı. 50 MW girişle 500 MW füzyon gücü hedefleniyor.

Elektromıknatıs Sistemi ITER'de Hayata Geçti

Füzyon enerjisi araştırmalarının en iddialı projelerinden biri olan ITER (Uluslararası Termonükleer Deneysel Reaktör), füzyon teknolojisinin geleceğini şekillendirecek kritik bir eşiği daha aştı. Proje kapsamında geliştirilen darbeli süperiletken elektromıknatıs sistemi, tüm bileşenleriyle tamamlandı. Bu sistem, şimdiye kadar insanlık tarafından inşa edilmiş en büyük ve en güçlü mıknatıs ağı olma özelliğini taşıyor.

ITER’in kalbinde yer alan bu dev mıknatıs yapısı, halka şeklindeki füzyon reaktörü olan Tokamak’ın elektromanyetik kontrolünü sağlayacak. Böylece yüksek sıcaklıklarda plazmayı kontrol altında tutmak mümkün olacak.

Uçak Gemisini Kaldırabilecek Güç

Tamamlanan son parça, ABD'de üretilip test edilen ve ITER tesisine taşınan merkezi Solenoid’in altıncı modülü oldu. Sistemin tamamı monte edildiğinde, sadece merkezi Solenoid bile bir uçak gemisini kaldırabilecek kadar güçlü manyetik alanlar üretebilecek kapasiteye ulaşacak.

Bu dev sistem, 3.000 ton ağırlığında olacak ve Rusya, Avrupa ve Çin tarafından geliştirilen 6 Poloidal Alan (PF) mıknatısı ile entegre çalışacak. Bu mıknatıslar, Tokamak reaktöründeki plazmayı başlatmak ve sınırlandırmak için eş zamanlı çalışacak.

Füzyon Süreci Nasıl İşleyecek?

ITER’de füzyon işlemi, döteryum ve trityum gazı kullanılarak gerçekleştirilecek. Bu hidrojen izotopları Tokamak içine enjekte edilecek. Ardından, elektromıknatıs sistemi güçlü bir elektrik akımı göndererek gazı iyonize plazma haline dönüştürecek.

Bu plazma, manyetik alanlar sayesinde reaktör duvarlarına temas etmeden askıda tutulacak. Plazmanın sıcaklığı ise harici sistemlerle 150 milyon santigrat dereceye kadar çıkarılacak. Bu aşamada, çekirdeklerin birleşerek füzyon enerjisi üretmesi bekleniyor.

10 Kat Enerji Kazancı: 50 MW Girişle 500 MW Füzyon Gücü

Tam kapasitede çalıştığında ITER’in yalnızca 50 MW’lık giriş enerjisiyle 500 MW füzyon gücü üretmesi öngörülüyor. Bu, enerji verimliliğinde 10 katlık bir kazanç anlamına geliyor. Füzyon reaksiyonu bu seviyeye ulaştığında, süreç büyük oranda kendi kendine devam edebilecek; bu duruma “yanan plazma” deniyor.

Bu hedef, temiz, sürdürülebilir ve güvenli enerji üretiminin kapılarını aralayabilir.

Küresel Katılım ve 2033 Hedefi

ITER projesi, Çin, Avrupa, Hindistan, Japonya, Kore, Rusya ve ABD gibi ülkelerin ortak çalışmasıyla yürütülüyor. Projede, üç kıtaya yayılan yüzlerce fabrikadan gelen bileşenler bir araya getirilerek tek bir makine inşa ediliyor. Binlerce bilim insanı ve mühendis, bu vizyonun gerçekleşmesi için yıllardır koordineli şekilde çalışıyor.

2024’te inşaat hedeflerinin tamamlandığı açıklanan ITER, 2025 Nisan ayında Tokamak Çukuru'na ilk vakum kabı modülünü planlanandan önce yerleştirdi. Reaktörün ilk plazmasını 2033 yılında üretmesi hedefleniyor.

Füzyon Enerjisinde Yeni Bir Dönem Başlıyor

Bu gelişmeler, yalnızca ITER için değil, tüm insanlık için tarihi bir dönüm noktası olabilir. Karbonsuz enerji üretimi, iklim kriziyle mücadele ve nükleer enerji güvenliği açısından ITER’in başarısı, gelecekteki enerji politikalarını şekillendirebilir.

ITER’in füzyon enerjisi alanında attığı bu dev adım, insanlığın enerji geleceğine dair umutlarını yeniden canlandırıyor.

İLGİLİ HABERLER