Özgür Özel: "Hırs Alırcasına Yapılan Bu Haksız Tutukluluk Bir An Önce Kaldırılmalı"

Ekrem İmamoğlu'na yönelik sosyal medya sansürü sonrası CHP lideri Özgür Özel, Silivri’ye giderek İmamoğlu ile görüştü. Gündeme dair açıklamalar yaptı.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na yönelik sosyal medya sansürünün ardından harekete geçti. Özel, Silivri’ye giderek İmamoğlu ile bir araya geldi. Görüşmenin ardından kameralar karşısına geçen CHP lideri, yaşanan gelişmelerle ilgili sert açıklamalarda bulundu.

"Ekrem Başkan'ın da, o meydandan, o muhteşem koroya, o karanlığı aydınlatan 200.000'e yakın genç arkadaşımıza hem selamları hem de verdikleri güç için, destek için şükranlarını iletiyoruz. Bugün, Sayın Ekrem İmamoğlu'yla, Sayın Murat Çelik'le, Sayın Rıza Akpolat'la, Sayın Tayfun Kahraman'la, Sayın Ahmet Özer'le, Sayın Can Atalay'la ve Sayın Mehmet Ali Çalışkan'la görüşmeler yaptım. Kendilerini ziyaret ettim. Yine görüşme programımda olan, Zafer Partisi'nin Sayın Genel Başkanı Ümit Özdağ'ın rahatsızlandığını, kendisinin doktor kontrolüne gittiğini önce öğrendik.

Daha sonra da hastaneye sevk edildiğini öğrendik. Kendisinin sağlık durumunu arkadaşlarımız hastane sürecini yakından takip ediyorlar. Kendisine acil şifalar diliyorum.

Rahatsızlıklarına rağmen ve suçlandığı suçların herhangi bir yatarı olmamasına rağmen, adeta Mussolini'nin ön infaz yöntemi gibi, hırs alırcasına yapılan bu haksız tutukluluğunun bir an önce kaldırılmasını, artık sağlığını da kötü etkileyen bu durumun ortadan kalkmasını, partisinin başına, ailesinin yanına, sevenlerinin yanına dönmesini ümit ediyoruz.

Bunu sadece Sayın Özdağ için değil, hem bu 19 Mart darbe girişiminden sonra içeride tutulan arkadaşlarımız için, hem de Türkiye'de istisna olması gereken bir tedbirin, tutukluluk tedbirinin, kaideye dönüştüğünü ve istisna olarak uygulanacak bu meselenin ana kural haline gelip tutuksuz yargılanma halinin şaşılan bir durum, sevinilen bir durum olmasına dönüşmesinin de hukuk devleti açısından fevkalade üzücü olduğunu düşünüyoruz. Bugün Türkiye'de iktidar partisi tarafından açılan ve avukatlık mesleğinin geleceği açısından da tehlike oluşturan çok sayıda hukuk fakültelerinde yüz binlerce öğrenciye her gün hocaları tutukluluğun en son başvurulacak yöntem olduğunu, ne kadar istisnai ve ne kadar zor şartlarda başvurulması gerektiğini, çünkü yargılama sürecindeki kişilerin masum olduklarını ve karar kesinleşene kadar onların boşu boşuna tutuklanmasının ne büyük bir hak ihlali olduğunu anlatıyor."

İLGİLİ HABERLER