CHP Genel Başkanı Özgür Özel, T24’ten Murat Sabuncu’ya yaptığı açıklamalarda gündemin sıcak başlıklarını değerlendirdi. PKK’nın Türkiye’den çekilme kararına değinen Özel, “Örgüt ‘ben Türkiye'den çekiliyorum’ diyorsa bundan memnuniyet duyarım” ifadelerini kullandı.
Sürece ilişkin Meclis’te kurulan komisyondan çekilip çekilmeyecekleri sorusuna ise şu yanıtı verdi:
“Bizim masadan kalkmamızı en çok Tayyip Erdoğan istiyor. Bu imkânı onlara sağlamak istemiyorum.”
Casusluk soruşturması ve kayyum iddiaları
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na yönelik casusluk soruşturması hakkında konuşan Özel, sevk maddesinde terör suçu bulunmadığı için İBB’ye kayyum atanmasının hukuken mümkün olmadığını vurguladı.
Özel, kamuoyunda ve Saraçhane’de oluşan büyük tepkinin bu ihtimali ortadan kaldırdığını da belirtti.
“Türkiye’de şu anda esas psikolojik mücadele veriliyor. İktidar, muhalefeti sindirme stratejisiyle hareket ediyor.”
“TELE 1’e kayyum atamak basın özgürlüğüne darbedir”
TELE 1’e kayyum atanmasına da sert tepki gösteren CHP lideri, “Basın özgürlüğüne vurulmuş açık bir darbedir. Medyanın susturulması, otoriter yönetimlerin ilk adımıdır.” ifadelerini kullandı.
"Sevk maddesinde de tutuklama maddesinde de terör suçu olmadığı için burada bir kayyum olasılığı falan yok. Zaten kayyum olasılığını hem 19 Mart darbesinden sonra Saraçhane’deki halkın büyük direnişi ortadan kaldırdı hem de genel olarak kamuoyundaki bu konudaki tepkiler ortadan kaldırdı. O yüzden şu anda verilen mücadele, hukuki bir mücadele var mı? Evet. Siyasi bir mücadele var mı? Evet. Ama esas olarak bir psikolojik mücadele veriliyor Türkiye'de. Yani Türkiye'de insanlar bakıyorlar ve diyorlar ki bu kadar haksızlığa bu kadar hukuksuzluğa rağmen bunlar ayakta durabiliyorlar mı? Bu şartlarda ayakta duruyorlarsa Türkiye'yi de ayakta tutabilirler diyorlar. O yüzden dün mesela Eskişehir'deki büyük kalabalık ya da Çağlayan Adliyesi’nin önü. Metroyu kapamış, otobüsleri yasaklamış. Dört bariyer, ben zor girdim. Küçüğü de var genci de var gelmişler. 60 yaşında insanların birbirini bariyerlerden atlattığını gördük. İktidar son hamlesiyle siyasi mücadeleden siyasi savaşa çevirdi işi. Artık psikolojik harbe çevirdiler bu işi. O açıdan da bizim bir dakika durmaya, bir nefes almaya bile hakkımız yok yani."
"Bizim masadan kalkmamızı en çok Tayyip Erdoğan istiyor. Bizim masadan kalkmamız ne soruna katkı sağlayacak ne ülkeye katkı sağlayacak. Bir tek onların birtakım basit çıkar hesaplarına katkı sağlayacak. Ben bu imkânı onlara sağlamak istemiyorum."