Numan Kurtulmuş TBMM Komisyonu'nda Sona Gelindiğini Duyurdu

İmralı Süreci’ne ilişkin TBMM’de kurulan komisyonda sona gelindiğini açıklayan Kurtulmuş, Gazze'deki soykırıma karşı harekete geçen Sumud Filosu'na yönelik İsrail saldırısını kınadı.

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, bugün düzenlenen Milli Birlik, Dayanışma ve Demokrasi Komisyonu toplantısının açılışında önemli açıklamalarda bulundu. İmralı Süreci’ne ilişkin kurulan komisyonda sona gelindiğini belirten Kurtulmuş, çalışmalarda dinleme faslının sonuna yaklaşıldığını ifade etti. Kurtulmuş, komisyonun kapsamlı bir rapor hazırlayarak Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne iletileceğini belirtti.

"Bugüne kadar göstermiş olduğu demokratik, katılımcı, çoğulcu ve meselelerini fevkalade açık bir şekilde ele alan, farklı görüşleri rahatlıkla tahammül içerisinde dinleyen tavrının, tarzının Türkiye Büyük Millet Meclisi çalışmalarında da örneklik teşkil etmesini temenni ediyorum.

Artık dinleme faslının sonuna doğru geldiğimiz bu çalışmalarımızda, bugün burada olduğu gibi gelerek görüşlerinizi komisyonumuzla, komisyon marifetiyle milletimizle paylaşan bütün değerli STK temsilcilerine, öğretim üyelerine, uzmanlara yürekten teşekkür ediyorum. Ümit ederim ki en kısa süre içerisinde konuşmalarımızı, dinlemelerimizi, müzakerelerimizi tamamlayarak burada bundan sonraki süreçle ilgili gerekli olan tedbirlerin, atılacak olan adımların, çerçevesini size çizen çok kapsamlı bir çerçeve raporu ortaya koyarak Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin bu konularda çalışma yapmasını sağlamak üzere tavsiyelerimizi Genel Kurula iletiriz. Değerli milletvekili arkadaşlarım, bugün gündemimizde toplantımızda esasında hukuk alanındaki çalışmalarıyla öne çıkmış olan sivil toplum kuruluşları temsilcilerini, 2. oturumda da akademisyen arkadaşlarımızı dinleyeceğiz."

Sumud Filosu'na da değindi. Kurtulmuş şunları ifade etti:

"Değerli milletvekili arkadaşlarım, bugün hepimizin çok yakinen takip ettiğimiz gibi dün akşam saat 22.00 sularından itibaren bütün dünyanın gözü önünde insanlık alemini gerçekten infiale, büyük bir infiale sevk eden somut küresel kararlılık platformuna karşı İsrail Terör Devletinin yapmış olduğu saldırılar dünya gündeminin ilk sırasında yer almaktadır. Bildiğiniz gibi hazırlığı aylarca süren, dünyanın farklı ülkelerinden yüzlerce aktivistin katıldığı, tamamıyla barışçıl, hiçbir şekilde siyasi amaç taşımayan, esası itibariyle Gazze'deki halkın yaşadıkları zulme, katliama, soykırıma ve orada temel insani maddelere, erişimdeki eksikliklerine bir nebze de çare olmak için yola çıkmış olan filo maalesef dün gece saatlerinden itibaren uluslararası sularda durduruldu. Gemiler tek tek yolları çevrildi. Gemilerdeki insanların bir kısmı tutuklandı. Öyle anlaşılıyor ki İsrail'in ortaya koymuş olduğu sınırları, kendi sözde karasuları sınırlarını aşan bazı gemilerde halen Gazze'ye doğru yol almakta almaktadır.

Öncelikle şunu ifade etmek isterim. İsrail terör kuvvetlerinin müdahale ettiği yer uluslararası sulardır. Uluslararası sularda Birleşmiş Milletler'in bütün kurallarına uygun bir şekilde her geminin orada seyrüsefer güvenliği vardır. Buna asla mani olunamaz.

Yapılan işlemin hepsi tamamıyla uluslararası hukuka aykırı, insancıl hukuka aykırı ve hiçbir şekilde tasvip edilemeyecek barbarca saldırılardır. Bu saldırıları bir kere daha Türkiye Büyük Millet Meclisi olarak sonuna kadar kınadığımızı ifade etmek istiyorum.

Ayrıca İsrail bu saldırısıyla birlikte uluslararası alanda yalnızlaşmayı kafaya koyduğunu da ortaya koymaktadır. En son Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda soykırımcı Netanyahu kürsüye çıktığında bütün milletleri temsil eden, neredeyse dünyanın tamamını temsil eden delegelerin salonu terk etmesi, açık bir protestoyu ortaya koymaları, öyle görünüyor ki İsrail'in eli kanlı hükümetini akıllandırmamıştır.

Bu saldırıyla birlikte Netanyahu ve çetesi yalnızlaşmaya devam edecektir. Bir gün gelecek bunlarla aynı karenin içinde olmamak, hatta dahası bunlarla aynı binanın içinde olmamak için bütün insanlık yarışacaktır. Dolayısıyla Sumud'a yapılan bu saldırı aslında İsrail'in kendi aleyhine dönecektir ve dönmeye başlamıştır. Dün akşamdan itibaren dünyanın birçok yerinde İsrail'e karşı, İsrail hükümetine karşı bu nefret duygusu büyük dalgalar haline gelmiş ve önümüzdeki dönemde başta Avrupa ülkeleri olmak üzere, Batı ülkeleri olmak üzere dünyanın birçok yerinde insanlar tarafından Sumud'a yapılan saldırı toplumlar nezdinde gerekli cevabı bulacaktır. Bir kere daha Sumud filosuna başından itibaren destek veren bütün halklara, bütün devletlere, hükümetlere ve bu insani çabaya gönülden destek olan çok geniş kitlelere insanlık cephesi adına teşekkür ediyorum. Bu faaliyet tamamıyla sivil olarak başladı ve esasında sivil olarak da hedefine ulaştı.

Gemilerin bir kısmının artık Gazze sınırlarını görecek, Gazze kıyılarını görecek noktaya kadar ilerlemiş olması insanlık cephesinin açık bir başarısıdır. Bundan sonra işler insanlık cephesinin lehine çalışacak. Bundan sonra dünya siyaseti mazlum ve masum Filistin halkının lehine işleyecek ve bundan sonra çanlar katil Netanyahu ve çetesi için çalmaya devam edecektir.

Ümit ediyorum ki en kısa süre içerisinde diğer bütün insanlık suçlarının hesabı sorulduğu gibi Sumud'a karşı yapılan bu insanlık dışı, hukuk dışı uygulamaların da hesabı uluslararası mahkemelerce sorulacaktır. Ben bir kere daha bu filoya katılan bütün insanlara, bütün aktivistlere teşekkür ediyorum.

Bu olay bir şekilde bitecek. Her birisi kendi ülkelerine girecek, dönecekler ve dönenlerin her birisi kendi halkları tarafından birer kahraman olarak karşılanacaktır. Bu vesileyle bir kez daha Gazze'deki soykırımın bir an evvel sona erdirilmesi, Gazze'deki insanlık dışı tablonun bir an evvel sonlandırılması için dünya kamuoyunun baskısının daha fazla arttırılması gerektiğini de bu Sumud filosuna yapılan saldırı bizlere göstermiştir."

İLGİLİ HABERLER