Komisyonun Dördüncü Toplantısında Numan Kurtulmuş'tan Önemli Açıklamalar

Beyaz Toros eyleminin yapıldığı gün, TBMM Başkanı Kurtulmuş önemli açıklama yaparak, süreci zehirlemeye çalışanların olabileceğini belirtti.

Milli Birlik Dayanışma ve Demokrasi Komisyonu, dördüncü kez toplandı. Toplantının açılış konuşmasını yapan TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Türkiye'de barış ve kardeşliğin korunması için çaba gösterenlerin olduğu kadar, sürecin başarısız olması için çalışanların da bulunduğunu belirtti. Kurtulmuş, “İçeride ve dışarıda bu sürecin başarısız olması için gayret sarf edenler olacak. Bu süreci zehirlemeye kalkanlar da olacaktır,” diyerek, sürecin kırılganlığının altını çizdi.

Komisyonda Şehit Yakınları Dinlenecek

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin başlattığı İmralı Süreci kapsamında yapılan dördüncü oturumda, CHP’nin talebiyle şehit yakınlarının da dinleneceği belirtildi. Komisyonun bugünkü toplantısının ilk oturumunda Aile Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş’ın sunumu ardından, Türkiye Harp Malulü Gaziler, Şehit Dul ve Yetimleri Derneği, Türkiye Gaziler ve Şehit Aileleri Vakfı ve Türkiye Şehit Yakınları ve Gaziler Dayanışma Vakfı temsilcileri konuşacak. İkinci oturumda ise Diyarbakır Anneleri’nin ifadeleri dinlenecek.

Kurtulmuş'un konuşması da tam olarak şöyle:

"Komisyonumuzun çalışma esas ve usullerini, ayrıca bundan sonraki süreçte hangi konuların ele alınacağını, kimlerin davet edileceğini, sizlerin de çok değerli katılımlarıyla ilk üç toplantıda belirlemiş olduk.

Bugün ilk dinleyeceğimiz olan dinleyeceğimiz grup Şehitlerimizin yakınları ve gazilerimizdir. Kendilerine ve değerli Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanımıza komisyonumuza hoş geldiniz diyorum. Böylece çok anlamlı bir şekilde sizlerin de ittifakla, ortaya koyduğunuz görüş doğrultusunda değerli, şehit yakınlarını ve gazilerimizi dinleme fırsatını bulacağız.

Bildiğiniz gibi Türkiye örgütün kendisini fes etme kararından sonra tarihi bir döneme, girdi ve komisyonumuzun kurulması ile birlikte de çalışmalar Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında, yoğunlaştırıldı.

Değerli kardeşlerim, öncelikle şunu ifade etmek isterim ki eğer bugün bu noktaya geldiysek, eğer bugün Türkiye'de artık terörün hiç olmadığı bir Türkiye'den konuşabilir hale haldeysek, hiç şüphesiz bunu öncelikli olarak şehitlerimize borçluyuz. Her birisi büyük fedakarlıklarla canını bu vatan için, bu bayrak için, bu ülke için feda eden kahraman şehitlerimizi her şeyden evvel rahmetle, şükranla, minnetle yad ediyoruz.

Allah onlardan razı olsun. Eğer onların o kararlı duruşları ve bu mücadeleleri olmasaydı, çok açık söylemek gerekir ki bugün bu toplantı olmayacak, bu komisyon olmayacaktı. Belki vatanda bu kadar özgür bir şekilde ülkemizin geleceğine ilişkin konuları ele almak ve konuşmak mümkün olmayacaktı. Bu açıdan şehitlerimizin her birisine minnet borçluyuz.

Ama en az onlar kadar şehitlerimizin ailelerine de minnet borçlu olduğumuzu ifade etmek isterim. Bendeniz de burada bulunan her birerleriniz gibi çok sayıda şehit cenazesine katılmış, şehit ailesiyle temas etmiş birisi olarak şunu iftiharla söyleyebilirim ki ne zaman hangi şehit yakınımıza tabutunun başında başın sağ olsun dediysek hepsinden sanki ortak bir motto gibi vatan sağ olsun cevabını aldık.

Ailelerinin bu dirayeti olmasaydı, şehitlerimizin bu mübarek kanları vatanın bölünmezliği, ülkenin bütünlüğü için dökülmemiş olsaydı bugün burada olmayacaktık. Ayrıca o vatan sağ olsun sözü aynı zamanda nesilden nesile bir motto olarak aktarılan bir söz oldu. Bir dua oldu. Vatanımız bölünmedi, bölünmeyecektir ve kıyamete kadar bir beraber bir şekilde kardeşçe bu ülkede hep beraber yaşayacağız. Ruhları şad olsun, makamları ali olsun, mekanları cennet olsun. Yine aynı şekilde herbirimiz hayatımız boyunca çok sayıda gazi kardeşimizle karşılaştık. Kimisinin eli, kimisinin kolu, kimisinin vücudunda daha büyük yaraları olan ve bu yaralarıyla hayatlarının sonuna kadar yüzleşmek durumunda kalan gazilerimiz de her türlü takdirin, her türlü şükranın, üzerinde büyük bir övgüye layıktır. Allah onlardan da razı olsun. Sağlıklı, uzun ömürler dilerim.

Bu milletin en önemli unsurlarından birisi de Şehit kalırsam gaziyim diye mücadele alanlarına giden ve gazi olan kardeşlerimizdir. Onlar da milletimize emanettir.

Ayrıca şunu çok net söylemek isterim ki bu süreç bugüne kadar 4. toplantısını yapıyor. Geldiğimiz bu sürecin hiçbir noktasında en başından itibaren herhangi bir şekilde bir pazarlık, bir al ver olmamıştır ve olmayacaktır. Bunu şehit ailelerimizin ve gazilerimizin huzurunda, onların şahsında bütün Türkiye'nin 86 milyonun huzurunda bir kez daha söylüyorum.

Türkiye Büyük Millet Meclisi hiçbir pazarlığın içerisinde olmadan, hiçbir pazarlığın konusu olmadan bu sürecin bir an evvel bitirilmesi ve bu ülkede ezeli ve ebedi kardeşliğimizin yeniden tesis edilmesi için üzerine düşen sorumluluğu yerine getirecektir. Bu anlamda zor bir sürecin içerisinde olduğumuzu biliyorum.

En önemli vazifelerimizden birisinin de toplumsal rızayı arttırmak, toplumsal duyarlılığı geliştirmek ve özellikle bu kardeşlik sürecine toplumumuzun farklı kesimlerinin desteğinin arttırılmasını temin etmektir. Bunun için Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde bütün siyasi partilerin bir parti hariç bütün siyasi partilerin katılımıyla bu geniş kapsamlı komisyon oluşturulmuş ve şimdiye kadar da bütün kararlarını ittifakla alarak yoluna devam etmektedir.

Zor bir sürecin içerisindeyiz. Gayretli bir çalışma döneminin içinde olmak zorundayız. Burada bütün meselelerimizi konuşacağız. İlk ilk oturumda nasıl yapılacağımızı, ne yapacağımızı konuştuk. Şimdi kimleri dinleyeceğimizi tespit ettik.

Bu süre içerisinde bunun da tabii ilanihaye burada dinleyerek geçirmeyiz ama ilk olarak şehitlerimizin yakınları ve gazilerimizle başlıyoruz.

Bu sürece katkı sunabilecek özellikle kurumsal yapıların tamamını burada mümkün olduğunca dinlemeye gayret edeceğiz ve sonunda da sürecin nasıl sağlıklı bir şekilde sonuçlandırılabileceğini hep birlikte Türkiye kamuoyuna göstereceğiz ve ümit ediyorum ki bu tarihi misyonumuzu en başarılı şekilde yerine getireceğiz.

Son olarak şunu söylemek isterim. Bu süreçte en çok dikkat etmemiz gereken hususlardan birisi.

Türkiye'de kıyamete kadar barış ve kardeşlik olsun isteyenler olduğu gibi olmasın diye gayret edenlerin de varlığı aşikardır.

İçeride ve dışarıda bu sürecin başarısız olması için gayret sarf edenler, bu süreci zehirlemeye kalkanların olacağı biliniyor.

Dolayısıyla burada özellikle bizlerin saflarımızı sıklaştırarak bu konuda hiçbir eksik ve gedik olmaksızın yolumuza başarıyla devam etmemiz gerekiyor."

KAYNAK: HALK TV

İLGİLİ HABERLER