Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde düzenlenen 10. Anadolu Medya Ödülleri töreninde dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Konuşmasında İsrail’in Gazze'deki gazetecilere yönelik saldırılarına sert tepki gösteren Erdoğan, özgür ve sorumlu basının milli iradenin en büyük destekçisi olduğunu vurguladı.
"Basın şehitleri yüreğimizi dağlıyor"
Törende konuşan Erdoğan, özellikle Gazze’de yaşanan insanlık dramına dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı:
“Son törenimizden bu yana, başta Gazze olmak üzere, birçok basın emekçisi hayatını kaybetti. İsrail’in acımasız saldırılarında 212 gazeteci şehit oldu. Filistinli gazeteciler hâlâ canice katledilmeye devam ediyor. Bu kabul edilemez.”
Erdoğan, basının sadece büyük şehirlerde değil, Türkiye’nin dört bir yanında özveriyle görev yaptığını belirtti.
“Manşetlerle çarpışa çarpışa geldik”
Kendi siyasi geçmişinden de örnekler veren Cumhurbaşkanı, medyanın zaman zaman siyaseti nasıl yönlendirdiğini hatırlattı:
“Manşetlerle çarpışa çarpışa bugünlere geldik. 28 Şubat dönemindeki korkunç medya atmosferini unutmadık. O dönem, medya üzerinden yürütülen itibar suikastlarını en yakından yaşayanlardanım.”
“Yeni Türkiye’de artık eskiye rağbet kalmamıştır”
Erdoğan, 2002 öncesi medya yapısını eleştirerek, günümüzdeki medya özgürlüğünün daha ileri noktada olduğunu savundu:
“Kim ne derse desin, Türkiye bugün 2002 öncesine göre çok daha özgür ve tartışmasız bir medya ekosistemine sahiptir. Devlet ve millet düşmanlığı, gazetecilik faaliyeti gibi gösterilemez.”
FETÖ’nün medya yapılanmasına da değinen Cumhurbaşkanı, “FETÖ’nün gazete ve televizyon kisvesiyle yürüttüğü operasyonlara maruz kaldık. Ama milletimizle birlikte tüm bunların üstesinden geldik” dedi.
“Özgür medya, güçlü demokrasi demektir”
Türkiye Basın Federasyonu’na teşekkür eden Cumhurbaşkanı, basın camiasını da şu sözlerle onurlandırdı:
“Özgür, sorumlu ve ilkeli basın; demokrasinin temel taşlarından biridir. Biz, milletin haber alma hakkını kutsal kabul ederiz.”