Tutuklanan Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı Hakan Bahçetepe’nin yerine vekalet eden AKP’li Meclis Üyesi Eray Karadeniz’in seçilmesi CHP’den sert tepki aldı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Özgür Özel, “Belediye AK Parti’ye geçmedi. Hakan’ın vekili neden AKP’li olsun?” diyerek kararı eleştirdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Bahçetepe’nin yerine vekil seçilen Karadeniz’i arayarak tebrik etmesi Özel’in gündemindeydi. Özel, “En yanlış işi Sayın Erdoğan yaptı. Tebrik telefonu açtı ve kutladı. Yargının baskı altında olduğu ortamda bu hareket yargıyı daha da baskı altına alacak” ifadelerini kullandı.
Özel’den Yargı ve Siyasi Gelişmelere İlişkin Kritik Değerlendirmeler
Manisa’da Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek’in taziyesi sonrası konuşan Özgür Özel, Ekrem İmamoğlu’nun Bilirkişi Davası’na katılmaması ve Ümit Özdağ’ın tahliye edilmemesine de değindi. Özel, yargı bağımsızlığının ciddi şekilde zedelendiğini vurguladı.
Özgür Özel'in açıklamaları şu şekilde:
"Malesef şöyle bir yanlış var. Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı'na bir iddia var ve haksızca bir tutuklama yapıldı. İddia; "Bir kişiyle o iftira atan Aziz İhsan Aktaş üç yerde bulundu" diyor. Gerçek; o üç yer, dakika dakika gösteriyor ki Öğretmenler Günü'nde o istasyona 700 metre benzin istasyonu 700 metre kala bir yere kapalı pazar yeri açarken 1 kilometre bu tarafına aynı bazdan çekiyor. Bazları çakışmış. O çakışan bazlara iftira atmış Aziz İhsan Aktaş.
Arkadaşlar dakika dakika canlı yayınlarla ispatlıyorlar "Biz o bazın çektiği dakika şu okulda öğretmenlerle birlikteydik yayın yaptık, tivitler attık, tivite koyduk" falan... Şimdi bu kişiye bir tutuklama var. Biz tutuklamaya itirazı bekliyoruz ki olumlu olsun, geri gelsin. Tut ki bir ay sonra bir buçuk ay sonra yargılama sırasında çıkacak bunlar. Dönüp gelecek. Gaziosmanpaşa iki sandık var yani üç var da bu konu için iki sandık, iki ayrı sandık.
Biri belediye başkanının, belediye ekibini yöneteceğine, diğeri belediye meclisini kimin denetleyeceğine karar veriyor. Şu anda belediye başkanı gitmedi ki. Sen içinden bir belediye başkanı seçermiş gibi bir şey yapıyorsun. Belediye Ak Parti'ye falan geçmedi. Belediye Başkanı CHP'li ve hala Başkan. O yokken bir vekil seçilecek. Burada doğrusu AK Parti grubunun aday çıkarmayıp CHP grubu bir vekil seçsin demesi iken sanki belediye başkanının cezası kesinleşmiş gitmiş yeni bir belediye başkanı seçecek. E o da belediye meclisinden seçilince ben adayımı çıkarırım diyor. İşin bu tarafı daha anlaşılır belki.
Belediye başkanı seçilen başkan artık başkan değilken ama Gaziosmanpaşa diyor ki; Başkan Hakan. O hapisteyken belki de iki gün sonra itirazla iki günlüğüne yerine biri bakacak. E bu Hakan Bey'in partisinden biri olacak artık. Böyle yapılması gerekirdi.
Yarın benzer örnek olsun AK Partili bir belediye başkanına vekil seçecek olsun. Görün bakalım Özgür Özel nasıl yapıyor? Ali Müfit Gür Tuna diyor ki bizim çoğunluğumuz yoktu muhalefetin desteğiyle ben göreve devam ettim. Doğrusu budur diyor. Tayyip Bey gittikten sonra diyor. Bize verdiler diyor ki orada Tayyip Bey belediye başkanlığı bitmişti artık. Cezası kesinleşmişti. Burada Hakan'a vekil seçiyorsun Hakan'ın vekili niye AK Partili olsun? Öyle olsa Hakan AK Partili olurdu.
Hakan'ın vekilinin Hakan'ın o ana kadar yaptığı işleri sürdürecek biri olması lazım. Buradaki en kötü, en yanlış işi Sayın Erdoğan yapmış dün. Tebrik telefonu açmış ve kutluyor. Şimdi yargının da bu kadar baskı altında olduğu bir yerde Hakan'ı yargılayan mahkemenin savcıları Cumhurbaşkanının efendim işte Gaziosmanpaşa'yı aldı diye kutladığı yerde Hakan'ı nasıl serbest bırakacaklar da Hakan gelecek geriye koltuğuna oturacak.
Şimdi Erdoğan gibi bir siyasetçinin kendi geçmişinde de bu tip işlerin olduğu bir siyasetçinin, geçmişin mağduru olan bir siyasetçinin bugünün böyle zalimi ve bugün bu hataları yapmıyor olması lazım.
Ne kendine faydası var ne demokrasiye faydası var ne Türkiye'ye faydası var. Olmaz. Bakın buradan canlı yayın altında söylüyorum. AK Partili bir belediye başkanının yerine vekil seçecek olsun aday çıkaran Özgür Özel namerttir, çıkarmam. Çıkarmamak lazım."
"'EKREM BEY KATILMAYACAĞIM DURUŞMAYA' DEMİŞ, DOĞRU KARARDIR"
"Ekrem Başkan'ın duruşmasının yer değiştirmesi büyük bir saçmalık, büyük bir hukuksuzluk yine ve büyük artık adeta savcılığın böyle deyim yerindeyse şımarıkça davranışları. Yani aylar önceden gün verilmiş, saat verilmiş. Verilirken iki tarafın avukatlarına konuşuluyor yeri, saati, herkes planını, programını ona göre yapıyor. Bir gün kala duruşma yeri değiştiriliyor. Şu kadarını söyleyeyim bunun bir mahkeme kararıyla yapılması lazım, bir karar alması lazım. Bu karara da itirazı mümkün olması lazım.
Sırf itiraz edilen mahkeme bizi haklı görür diye... Öyle ya; sen duruşmaya 12-16 saat kala olmadık bir yere duruşmayı alıyorsun. Belki çok haklı bir itiraz nedenim var, kim verecek bu kararı? Bir itiraz edebileceği mahkeme olması için bunun bir karar olması lazım. Karar; yerine tutanak tutmuşlar kendi aralarında. Yani ilkokulda sınıfta müsamere tarzında bir seçim yapacak olsanız, bir sayım mayım yapacak olsanız bundan daha ciddi yaparsınız.
Bir karar alırsanız itiraz edilebilir olması lazım. O zaman Akın Gürlek bir tutanakla duruşmayı Hakkari'ye alsın yarın sabah. Ve ondan sonra e ben gidemeyeceğim itiraz da edemeyeceğim. Ya böyle bir şey olmaz. Silivri'ye almak neden? Korkuyor. Efendim bu Çağlayan'a on binler gelir mi? Bu korkun varsa bir şeyi yanlış yapıyorsun. Duruşma dediğine taraflarla avukatları gelir, üç beş. Böyle toplumun gelip de Çağlayan'ı basacağını düşünecek kadar korkuyorsan, demek ki korkulacak bir şey yapıyorsun yani.
O yüzden hukuken de savunulabilecek bir tarafı yok, teknik olarak da çok özürlü, kusurlu bir iş. Ekrem Başkan'ın avukatları da bunu görünür kılmak açısından çok doğru bir iş yapmışlar. Ben de hani ben bu hengame içinde haberdar olmadım o birkaç saat içinde karar almışlar duruşmanın yeri değişmiş.
Ekrem Başkan'ın avukatları da "Gitmeyeceğiz, katılmayacak Ekrem Bey duruşmaya" demiş, doğru karardır. Biz de o kararın arkasındayız."
"BÜTÜN İDDİALARI ÇÜRÜTEN BİR SAVUNMAYDI"
"Ümit Özdağ; Sayın Genel Başkan'ın davasında, geçen davada vardım. Bu davada da bulunmak istiyordum hatta bildirmiştim ama bu şartlardan dolayı, cenazeden dolayı katılamadık. Ancak tutukluluğunun devamını asla kabul etmiyoruz.
Olumlu baktığım yan, bir hafta sonraya görüşme, duruşma günü verilmiş. Umut ediyorum hak ettiği gibi beraat eder. Savunmaya da şöyle bir göz gezdirdim. Zaten geçen seferki savunma da bir saat kadar süren bütün iddiaları çürüten bir savunmaydı. Yine burada da bu davanın iddialarını çürüten çok kapsamlı bir savunma yapmış.
Bir siyasi parti genel başkanının gözaltında olması bile kabul edilebilir bir şey değildir. O yüzden de derhal serbest bırakılması lazım. Umut ediyorum gelecek hafta olur biz de taziyemizi bitirip yarın ayrılıp programın, resmi programlarımıza başladıktan sonra planlayabilirsek ben de gelecek haftaki duruşmada bulunmak isterim dayanışma duygularımı Zafer Partisi'ne ifade ediyorum."