Diyarbakır’ın Tavşantepe köyünde kaybolduktan günler sonra bir çuvalın içinde cesedi bulunan 8 yaşındaki Narin Güran’ın babası Arif Güran, kızının vefatının 1. yıl dönümünde acısını dile getirdi. Güran, bu zor dönemde yaşadıklarını ve süregelen adalet mücadelesini, toplumsal baskıyı ve mahkeme sürecindeki usulsüzlükleri anlatan çarpıcı açıklamalarda bulundu.
“Dünyaya Bakış Açımız Gitti”
Güran, kızının kaybının ardından yaşadıkları travmanın hayatlarını nasıl etkilediğini belirtti. “Dünyaya bakış açımız gitti, artık toplumun içine bile giremiyoruz,” diyerek, sürekli gözler üzerlerinde olduğu için rahat hareket edemediklerini söyledi. Güran, mahkeme süreçlerine de tepki göstererek, “Ateş düştüğü yeri yakar,” ifadelerini kullandı.
"mahkeme ailemi diri diri gömdü"
Narin Güran’ın ölümü hala çözüme kavuşturulmazken, baba Güran, adaletin sağlanmadığını savundu. “Bir vahşi, kızımı katletti ama mahkeme ailemi diri diri gömdü,” diyen Güran, raporların ve delillerin göz ardı edilerek, katilin lafıyla ceza verildiğini belirtti. Özellikle, “Bir katilin lafıyla ceza verildi. Gerçek deliller ortaya çıkıyor ama kimse buna kulak asmıyor,” ifadeleri dikkat çekti.
Geçen yılın 21 Ağustos’unda kaybolan Narin Güran’ın cesedinin 8 Eylül’de bulunduğu, dava sürecinin de hızla ilerlediği ancak gerçek suçlunun kimliğinin hala belirsiz olduğu belirtiliyor. Güran, 19 günde 19 klasörün okunduğu hızlı yargılama sürecine de tepki göstererek, mahkemelerin sosyal medyada karar verdiğini söyledi. Ayrıca, eşi, oğlu, ağabeyi ve diğer aile üyelerinin yanlış ifadelerden dolayı cezaevinde olduklarını belirterek, yalnızca 6 Güran ailesinin ceza aldığını kaydetti.
21 Ağustos’ta Narin Güran için bir Mevlid-i Şerif okutmayı ve yemek vereceğini belirten baba Arif Güran, herkesi davet etti. Acısını hala derin bir şekilde taşıyan Güran, 80 milyon kişinin kızına sahip çıktığını ancak aynı zamanda ailesinin yok edildiğini dile getirdi.
