Bolu Kartalkaya’daki Grand Kartal Otel yangınında 78 kişinin yaşamını yitirmesi, 137 kişinin yaralanmasına ilişkin 32 sanıklı davanın üçüncü celsesinin ikinci oturumunda tarafların esasa ilişkin beyanları alınmaya devam etti. Duruşma, yoğun katılım nedeniyle Bolu Sosyal Bilimler Lisesi spor salonunda özel bir alanda gerçekleştiriliyor; mağdurlar, yakınları ve avukatlar duruşmada hazır bulunuyor.
Yangında eşi ve 9 yaşındaki kızını kaybeden baba duygulandırdı
Yangında eşi Kübra ve 9 yaşındaki kızı Alya’yı kaybeden Hilmi Altın, mahkemedeki ifadesinde yaşadığı derin acıyı şu cümlelerle anlattı: “Ben her sabah kahvemi mezarlıkta içiyorum. Bu acıyı hiçbir psikolog taşıyamıyor. Bu yaşadıklarımız taşınacak bir yük değil.” Altın, otelden çıkış anını ve o gece yaşadıklarını da anlatarak sorumlulardan itiraf beklediğini dile getirdi.
Dedelerden “kısasa kısas” çağrısı
Yangında gelini Kübra ve torunu Alya’yı yitiren Ahmet Altın, duygusal konuşmasında “Evlatlarımız bir kez öldü, biz her gün ölüyoruz” diyerek tepkisini dile getirdi. Altın, ihmaller nedeniyle yaşanan can kayıplarına sert tepki gösterdi; bazı aileler kısasa kısas ve idam taleplerini yüksek sesle ifade etti.
Diğer aile temsilcileri de davadan emsal bir karar çıkmasını beklediklerini belirtti. Eşi ve çocuğunu kaybeden Yaprak Yeşilada Yalçın, “Bahçede oynayan çocukların gülüşünde Derin’i yaşatmaya çalışıyorum. Biz emsal bir karar istiyoruz; hakkaniyetli bir karar bekliyoruz” dedi. Aileler adalet beklentilerini dile getirirken, duruşma çevresinde geniş güvenlik önlemleri sürdü.
Bilirkişi raporları ve suçlamalar mahkeme gündeminde
Avukatların sunduğu bilirkişi raporlarında otelin yangın söndürme sistemlerinin yetersiz olduğu, acil çıkışların kapalı bulunduğu ve yangın tatbikatı yapılmadığına dair tespitler yer aldı. İddianamede otel sahipleri, yöneticiler ve bazı yetkililer hakkında “olası kastla öldürme” ve “taksir” suçlamaları kapsamında ağır hapis cezaları talep ediliyor; mütalaalar ve sanık savunmaları mahkeme sürecinde ele alınıyor.
