İş insanı İnan Kıraç ile 19 yaş küçük eşi Emine Alangoya arasında yaşanan tartışmaların ardından, Kıraç’ın akli durumunun yerinde olmadığı tespit edilerek evlilikleri iptal edildi. Bu gelişmelerin ardından, Alangoya hakkında eziyet suçlaması yapıldı ve savcılıkta ifade verdi.
Alangoya’ya Eziyet Suçlaması
Kıraç’ın kızı İpek Kıraç, babasının akli melekelerinin yerinde olmadığını belirterek vasi atanması için yasal süreç başlatmıştı. Kıraç’ın sağlık durumu sonrası evliliği iptal edilen Emine Alangoya, savcılığa verdiği ifadede suçlamaları reddetti. Alangoya, İnan Kıraç’a gereken özeni gösterdiğini ve herhangi bir eziyet eyleminde bulunmadığını belirtti. Ayrıca, Alangoya, Kıraç’ın bakımında herhangi bir ihmal olmadığını savundu.
İddialara Garson ve Aşçının Tanıklığı
İnan Kıraç’ın sekiz yıl boyunca garsonluğunu yapan Erkan, Alangoya'nın hemşirelerin eve girmesine engel olduğunu ve çalışanlara Kıraç’ın evde olmadığı bilgisini verdiğini iddia etti. Ayrıca, Kıraç’ın 7 yıl boyunca aşçılığını yapan Metin, Alangoya’nın talimatıyla Kıraç’a şeker hastalığına rağmen tatlı verildiğini öne sürdü.
İpek Kıraç, babasının tüm malvarlığını Galatasaray Eğitim Vakfı’na bağışlama kararı almasının ardından, babasının mal varlığıyla ilgili çeşitli davaların başladığını belirtti. Alangoya ise, “İnan Bey’in tüm mal varlığını vakfa bağışlama kararı sonrasında bu davaların ve şiddetli hukuk sürecinin başladığını” iddia etti.
"87 yaşındaki İnan Bey’e 41 yaşındaki kızı İpek Kıraç tarafından açılan davalar neticesinde fiil ehliyeti yerinde olmadığı gerekçesiyle vasi atandı.
İnan Bey kurucusu olduğu Galatasaray Eğitim Vakfı’nın yanı sıra İnan Kıraç Vakfı’nı kurdu ve tüm malvarlığını, her şeyini bu vakfa, vakıf senedi uyarınca da bir sonraki aşamada Galatasaray Eğitim Vakfı’na bağışlama kararı aldı. Olaylar bundan sonra çıktı. İnan Bey’in tüm mal varlığını eksiksiz bir biçimde bu iki vakfa bağışlama iradesini göstermesi bütün bu şiddetli hukuk ve algı operasyonlarının başlamasına neden olmuştur."
Savcılığın iddianamesine göre, İnan Kıraç’ın bakımı konusunda yeterli özenin gösterilmediği, tedavisinin aksatıldığı ve Kıraç’ın hastaneden kaçırılması ile ilgili suçlar işlendiği belirtiliyor. Savcılık, "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçlamasıyla dava açtı.
